5 Ağustos 2016 Cuma

Sosyal medya erkekleri için kadınlarla insanca etkileşim kılavuzu






Temas ediyoruz. Okul, sokak, işyeri ve benzeri ortamlarda birbirimize selam veriyor, konuşuyor, sonra hayatımıza devam ediyoruz. Yüz yüze karşılaşmalarımızın yanında, ve her gün artan şekilde, Twitter, Facebook, Snapchat, forum sayfaları ve yorum sayfaları birbirimizle etkileşime girdiğimiz yerler. 
Her gün milyonlarca kişi bu mecralar üzerinden birbirleriyle temas ediyor, tartışıyor, kavga ediyor, mutabık kalıyor, şakalaşıyor, birlikte gülüyor, ya da birbirlerine gülüyor.
Peki internetteki bu etkileşimlerde de bir adab-ı muaşeret var mı?  Birbirimize temas ederken uyacağımız hiçbir kural kılavuzu yok mu?  Olmaması bana biraz tuhaf geliyor.  O yüzden özellikle erkekler dikkatine (ve özellikle kadınlarla etkileşimlerinde kullanabilmeleri için) aşağıdaki birkaç başlığı paylaşmak istedim.  Listeyi uzatabiliriz birlikte. 

1- Sosyal medyanın da bir kamusal alan olduğunu kendinize hatırlatın


Amacım yapay kurallarla kendimizi boğmak değil elbette, sadece sosyal medyanın temas kurallarının gündelik karşılaşmalardan hiç de farklı olmadığına işaret etmek.  Sosyal medya ve genelinde internet, kim ne derse desin halen bir kamusal alan ve halen gündelik temaslarınızda uymayı seçtiğiniz kurallara tabi.   Sosyal medyanın herhangi bir kamusal alan olduğunu kendinize hatırlatın.




2- Karşınızdaki kadının sizin kim olduğunu bilmek zorunda olmadığını kendinize hatırlatın


 
Kimse anonim bir hesaba sahip olmanıza karşı değil.  Ama anonim hesaplar üzerinden sizi tanımayan kadınlarla etkileşime girmeden önce biraz düşünmenizde yarar var. Özellikle profil resminizin bir film karakteri, bir hayvan, bir kesekağıdı veya sizden başka bilumum milyonlarca şey olduğu durumlarda bunun karşınızdaki kadın için tedirgin edici bir karşılaşma olduğunu akılda tutun. Bunun etkisini kendinize hatırlatın.
Üzerinde biraz düşündüğünüz zaman çok rahatlatıcı bir karşılaşma olmadığını siz de fark edeceksiniz. Düşünün: kimliğinizi gizlemek bir yana yüzünüzü bile göstermemeyi tercih ediyorsunuz. Eminim bunun geçerli nedenleriniz vardır ama aşağıdaki tiplemelerden çok farklı görünmediğinizi kendinize hatırlatın. 





3- Kişisel alanlara saygı duyun

İnternetin kamusal bir alan olması, kamusal alanın içinde de kişisel alanlar olduğu gerçeğini değiştirmiyor.  Örneğin bir restoranda olduğunuzu düşünmeye çalışın. Evet orası herkese açık bir kamusal alan ama herkes kendi masasında yemek yiyor değil mi?  Karşı masanızda oturan kadını ve ne yediğini görebiliyor olmanız size kalkıp onun masasına gitme hakkı vermiyor. 

Aynı şey konuşmalarına kulak misafiri olduğunuz insanlar için de geçerli.  Ne konuştuklarını yan masadan duyabiliyor olmanız onların iznini almadan konuşmaya katılabileceğiniz anlamına gelmiyor.  Aksini yapmanızın ne kadar tuhaf karşılanacağını kendinize hatırlatın.  Aynısı sosyal medya konuşmaları için de geçerli.
 


4- Rahatsız edici olabileceğinizi kendinize hatırlatın 

Listenizdeki kadınlar sizi tanıyor, kim olduğunuzu biliyorken bile halen onları rahatsız ediyor olabileceğinizi kendinize hatırlatın.  Facebook arkadaşınız sizin kim olduğunuzu biliyor ve aynı iş yerinde çalışıyor olabilirsiniz. Ama bu gecenin üçünde fotoğraflarını beğendiğinize ilişkin bir bildirim almasını daha az tedirgin edici yapmıyor. 
Aranızda bariz bir flörtleşme olduğundan emin olmadığınız kadınlara gündelik temaslarınızda ne kadar mesafeli davranıyorsanız burada da o mesafeyi korumanız gerekeceğini kendinize hatırlatın.
Aksinin tuhaf (düzeltiyorum oldukça tuhaf) karşılanacağını kendinize hatırlatın. 



5- Hayır, sosyal medya hiçbirimize insanların yüzüne bağırma hakkı vermiyor  
Sosyal medyayı ve internet forumlarını kamusal alan olarak görmemenin bir diğer sonucu da üslup konusunda gündelik hayat kurallarının işlemediğinin varsayılması.  Özellikle erkekler tarafından çok sık yapılan bu yanlış herhangi bir tartışmanın herhangi bir noktasında karşılarındaki kadınlara küfürlü konuşma, agresif cümleler sarf etme veya dalga geçen tavır takınmalarıyla sonuçlanıyor.
Kimseye sinirlenmemenizi veya mizaha başvurmamanızı öğütleyemem elbette.  Ama şu testi kendinize hatırlatabilirsiniz sanırım: Şu anda bu yüz yüze bir konuşma olsaydı bu sözleri sarf edebilecek miydim? Ya da bu tonda konuşabilecek miydim?
Eğer cevabınız hayırsa muhtemelen bu üslubu burada da kullanmamalısınız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder